
Olay, Yenişehir ilçesi Şehitlik Mahallesi 50’nci Sokak’ta, 15 Temmuz akşam saatlerinde meydana geldi. Bir arkadaşının doğum günü kutlamasından ailesiyle birlikte evine dönen İlayda Alkaş, iddiaya göre, dini nikahla evlenip ayrıldığı C.A.'nın silahlı saldırısına uğradı. Başına isabet eden kurşunla ağır yaralanan Alkaş, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Şüpheli C.A. olay yerinden kaçarken, yakalanmasına yönelik çalışmalar sürüyor.
'ÇOCUĞUMU DÜŞÜRDÜM, ŞİDDET GÖRDÜM'
İlayda Alkaş’ın ölümünden yaklaşık 1 ay önce, sosyal medya üzerinden bir arkadaşına gönderdiği sesli mesajlar ortaya çıktı. Mesajlarında evliliğinde sürekli sorunlar yaşadığını ve defalarca şiddete uğradığını anlatan Alkaş, yaşadıklarını şu sözlerle aktarıyor:
“İnsanın huzuru oldu mu, kimse evini kendi elleriyle yıkmaz. Baştan beri güzel bir evlilik değildi. İlk aydan itibaren zaten sorunluydu. Ben birçok şeye göğüs gerdim. Yuvam yıkılmasın, evlat sahibi olayım diye… Sonra beni dövdüler, çocuğumu düşürdüm. Ondan sonra hiçbir şekilde kalmak istemedim. O şekil ayrıldım. Hiçbir insan mutlu olduğu bir evden kaçmaz, boşanmak istemez. Rabb’im hiçbir genç kızın başına vermesin.”
‘HAYATIMI DÜZENE KOYACAĞIM’
Alkaş mesajlarında, yaşadıklarının kendisi için bir “tecrübe” olduğunu belirterek, “Bu da bana bir ders oldu. Rabb’im inşallah bizi kötü, haset insanlardan korusun. Hayatımı inşallah daha da düzene koyacağım. Her şey düzelecek. Rabb’im yardımcım olsun” ifadelerini kullandı.
ANNE HÜLYA ALKAŞ: ŞİDDETİ DEFALARCA ANLATTI, YİNE DE KORUNAMADI
İlayda’nın annesi Hülya Alkaş, kızının uzun süre sistematik şiddete maruz kaldığını, ailesi tarafından zorla aynı eve gönderildiğini ve defalarca yardım istediğini belirtti. Alkaş ailesi, İlayda’nın zaman zaman sığınma evine yerleştirildiğini, Batman, İzmir ve Antalya gibi şehirlere kaçtığını ancak tehditlerden kurtulamadığını ifade etti.
SORU ÖNERGESİ VERİLDİ
HDP’li Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo da konuyla ilgili olarak Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi verdi. Cupolo, şiddet geçmişi, koruma kararları, iyi hal indirimi uygulamaları ve yargı-emniyet koordinasyonunu sorguladığı önergesinde “İlayda’nın korunamaması, sistemin yapısal eksikliklerinin sonucudur” ifadelerini kullandı.


